1-Mardin Ulu Cami;
Kentlerin en büyük ve eski camilerinden olan Ulu camilerden olan Mardin Ulu Cami, kentin en işlek merkezinde bulunmaktadır. Ulu camiler ya baştan inşa edilir ya da önceki uluslara ait dini yapıların değiştirmesiyle kentlere kazandırılır. Bu cami de Süryani Kilisesi’nin değiştirilmesiyle oluşturulmuştur.
Kesme taştan inşa edilen halen Mardin’in sembolü caminin Artuklu Dönemi, Artuklu Sultanı Kutbettin İlgazi tarafından 1176 olarak yapıldığı on altı kitabesinden anlaşılmaktadır.
Tipik Artuklu mimari özelliği gösteren cami, doğu Anadolu cami örneklerinden (mihrap önü yivleme tekniğiyle yapılan ve 6 payeye oturan kubbe ile enine gelişen cami planı ve formu) biridir.
Dilimli kubbesiyle dikkat çeken cami çift minareli camilerin ilk örneklerindendir.
Camiye çevrildikten sonra eklenen iki minareden bugün biri 1888-1889 tarihli olanı görülmektedir.
Müslüman, Süryani ve Ermeni ustaların birlikte yaptığı minare, Midyat taşından inşa edilmiştir.
İki şerefeli, bitkisel ve geometrik şekillerle süslü minarede 4 büyük mezhepçe önemli (Hanefi, Şafii, Hanbeli, Maliki) kufi harflerle Kelime-i Tevhid, cennetle müjdelenmiş on sahabenin ismi ve Talak Suresi (Kim Allah’a tevekkül ederse, Allah ona yeter!) yazılıdır.
Yapının kuzeyinde dikdörtgen avlunun içindeki eyvanda bir de çeşme dikkat çekmektedir. Çeşmenin şekli, suyun geniş ve dar kanallardan akışıyla insan ömrü sürecini (Doğum, çocukluk, yetişkinlik ve ölüm) anlatılmaktadır.
Ayrıca avlunun güneyinde, mihrap duvarına paralel, beşik tonozlu ikisi kubbeyle kesili üç nefli, enine gelişen önü kubbeli daha sonra çok taklit edilmiş bir de şema görülmektedir.
Timur döneminde zarar gören cami ve yıkılan minaresi Memluklu ve Akkoyunlular zamanında onarılmıştır.
Camideki Sakal-ı Şerif de ziyaretçilere açıktır.
2- Mardin (Abdüllatif ) Latifiye Cami;
İl merkezi, Cumhuriyet alanı yakınındaki cami, Artuklu sultanı Abdüllatif bin Abdullah tarafından 1371 yılında kesme taştan inşa ettirilmiştir. Enine dikdörtgen caminin minaresi 1845 yılında Musul Valisi Gürcü Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Yan yana üç girişi olan giriş kapılarından özellikle bezemeleriyle çok dikkat çekici doğudaki taç kapı, kentin en iyi korunmuş cami kapısı kabul edilmektedir.
Yapının geneline yansıyan iki renkli taşları, pencere pervaz süslemeleri, Minber ve mahfildeki Selçuklu ahşap işçiliği, Artuklu taş işlemleri, sivri kemerleri, beşik tonozları, kapı kanatları, dilimli köşk kubbesiyle cami mutlaka görülmesi gereken tarihi ve dini bir yapıdır.
3- Mardin Melik Mahmut Cami;
Mardin merkezi, Savur kapısı yakınındaki cami, 1312-1362 yılları arasında Artuklu hükümdarı Melik Salih tarafından kesme taştan, dönem mimari ve süsleme özelliklerine bağlı kalınarak inşa ettirilmiştir.
Geniş bir kareye benzese de ana mekan enine genişlemektedir. Ortadaki kubbe, iki yanı beşik tonozlarla örtülüdür.
Etrafında mezar olmayan yapının kitabeli doğu portalinde iki oda, eyvanında da iki oda bulunmaktadır.
Melik Mahmut’un türbesi buradadır.
Küçük sebili, kuzeydoğunundaki silindir sade minaresiyle kentte ziyaret edilmesi gereken bir tarihi yapıdır.
4- Mardin Reyhaniye Cami;
Mardin merkezi Ulu Cami ile Şehidiybe Medresesi arasındaki Reyhaniye Cami’nin kitabesi 19. yy.’ı işaret etse de yapının 1540 yılında bölgeye özgü kesme taştan inşa edildiği belirlenmiştir.
Bölgeye özgü mihrap önü kubbeli yapılardan olan caminin mimarisi ve taş işçiliği dönem özellikleri göstermektedir.
Kare planlı caminin sivri külahlı, sekizgen gövdeli minaresi, şerefeden sonrasının silindir şeklinde olması son derece dikkat çekicidir.
5-Mardin Şeyh Çabuk Cami;
Cumhuriyet Meydanı’ndaki camilerden biri olan çarpık, eninen genişleyen plana sahip Şeyh Çabuk Cami, 15. yy.’da yapılmıştır.
Cami ana binasına kuzeybatıdan girilirken avluya sade, sivri kemerli bir kapıdan girilmektedir. Caminin güneyinde bir de türbe olduğu düşünüle mekan bulunmaktadır.
6-MardinHamit Cami;
Kentin başlıca kapılarından Savur Kapısı’na yakın cami, mimarisi ve süslemesine göre 15. yy’da yapıldığı varsayılmaktadır. Hamit adlı şahıs tarafından 19 yy.’da onarılan cami, Hamit adıyla da anılmaya başlamıştır. Cami avlusuna kuzey yönündeki sade bir kapıdan girilir.
7-Mardin Şeyh Mahmud Türki (Şeyh Ali) Cami;
İl merkezi, Necmeddin Mahallesi’nde cami, 15. yy.’da Artuklu döneminde yapılmıştır.
Minaresi de olmadığı için yapı, dışarıdan bir ev gibi görünmektedir.
8-Mardin Pamuk Cami;
Kent merkezi,Medrese Mahallesi’nde, ana cadde üzerinde, ana mekanı çapraz tonoz, yanları beşik tonoz örtülü caminin Bizans şapeli üzerine yapıldığı incelemelerden anlaşılmaktadır.
9-Mardin Arap (Azap) Cami;
Savur Kapısı yakınında yer alan cami, 16. yy.’da yapılmıştır. Batı yönünden girilen cami dikdörtgen planlı ve beşik tonozludur.
10-Mardin Zairi (Şeyh Muhammed Ezzerar) Cami;
İl merkezi, Necmeddin Mahallesi’ndeki kare planlı, minaresiz cami, kitabesine göre 17. yy.’da yapılmıştır.
11-Mardin Hacı Ömer (Halife) Cami;
Kentin önemli girişlerinden Diyarbakır Kapısı’na yakın dikdörtgen planlı cami, 1724- 1725 yıllarında yapılmıştır. Moloz taştan yapılan caminin taş işçiliği dikkat çekicidir. Ana mekan kuzeydeki basit bir kapıyla ana mekana girilen cami beşik tonoz örtülüdür.
Ayrıca ildeki diğer cami, türbe ve mescitler ;
Hüsaliye Cami, Artuklu Sultanı, Necmeddîn İlgazi tarafından yaptırılan Necmettin Cami, Artuklu Eminuddin tarafından 1371 yılında yaptırılan, zamanla çeşitli defalar onarım gören, cami, medrese, hamam, çeşme, darüşşifa, bimarhane ve medreseden oluşan Eminüddin Külliyesi, Halife Cami, Hamit Cami, Sultan İsa, Hüsamiye, Muzafferiye, Malik Mansur, Savurkapı, Altıboğa medreseleri, 15. yy.’da Yenikapı Hamamı yakınında yapılan Şeyh Kasım Halveti Türbe ve Mescidi,
13. yy.’a ait, cami, türbe ve medreseden oluşan Beytil Artuki- Hacı Maruf- Marufitye, Harizm, Şehidiye medreseleri, Zerkan suyu kenarında, Artuklu Taceddin Mes’ud bin Abdullah tarafından yaptırılan ve zamanla yapılan eklemelerle genişletilen Kızıltepe- Harzem Taceddin Mes’ud Medresesi, Akkoyunlu İbrahim Bey tarafından eşi için yaptırdığı ve zamanla çok hasar gördüğü anlaşılan Şahsultan Hatun Medresesi olarak sıralanabilir.