2-Ardahan;
Coğrafi;
Komşular; Türkiye’nin en küçük ili Ardahan, Gürcistan, Ermenistan, Artvin, Erzurum ve Kars ile komşudur.
Yüzölçümü; 5.661 km2.
İlçeler; Çıldır, Damal, Göle, Hanak, Posof ve merkez ilçe Ardahan.
İklim; Türkiye’nin en doğusunda, yüksek bir platoda yer alan Ardahan’da sert bir yayla iklimi hüküm sürmektedir.
Sibirya yüksek basınç etkisi altındaki il ve çevresine uzun ve sert kışların ardından kısa ve sıcak bir yaz gelir. İlkbahar ve sonbahar mevsimleri hissedilemeyecek kadar kısa geçmekle birlikte önemli miktarda yağış alır.
Bitki Örtüsü: Bir yanı ovalık -Ardahan ve Göle– alan diğer kısımları dağlarla- Ardahan- Yalnızçam 2715 m., Göle-Allahuekber 2919 m., Keldağ- 3033m., Çıldır-Akbaba-3126 m., Kabak 3054 m., Çoruh- Kelkit, Posof- Arsıyan- 3160 m., Posof-Ilgar 2418 m., Göle-Uğurlu 2765 m., Ardahan- Kısır, 3197 m.- çevrili, en yüksek noktası, 3000 m. ve 2000-1800 m. rakımlı Ardahan’ın uzun süreli kış etkisinden dolayı karlarla beslenen dağlarının etekleri çam ağaçları, kentin büyük kısmı da mera ve otlaklarla kaplıdır.
Ulaşım; Kente ulaşım, yüzeyin engebeli ve dağlık arazisi yüzünden özellikle kış aylarında kesintiye uğrasa da yazın daha kolaydır. Kentte alternatif yol çalışmaları sürmektedir.
Tarihi;
Eski adı Artan olan Ardahan’ın tarihi MÖ 3000- MÖ 1550-MÖ 1200 tunç-geç tunç çağına kadar gitmektedir.
Asur tabletlerinde MÖ 1280 baş tanrıları Khaldi adı ile Yukarı-El- Ülke anlamındaki ilin El- Artu- Urartu ülkesi sınırları içinde kaldığından bahsedilmektedir.
Geçmişten günümüze Ardahan ve çevresi pek çok uygarlık –Urartu, Med, Pers, Ermeni, Roma, Part, Sasani, Bizans ve Arap – arasında el değiştirmiştir.
Taşköprü Köyü kayalığı yazıtından fetihlerinden Ukhiemani Ülkesi- Çıldır, Ardahan ve çevresi- ile Kulhi Ülkesi- Çoruh Nehri boyunca, Bayburt, Batum, Artvin ve Ardanuç- MÖ 753- MÖ 735 Urartu Kral II. Sardur’dan bahsedilmesi bölgenin tarihinin ilk dönemlerinden beri önemini ortaya koymaktadır.
Daha sonra 11. yy. da Türkmenlerle tanışmaya başlayan Ardahan’da 2700 yıl önce, MÖ 720 yılında Kimmer, MÖ 680 Saka- İskitler yaşamışlardır.
Gürcülerin yönetiminde iken 13. yy. da Moğolların istilasına da uğrayan Ardahan’daki Türk kavimleri – Timur, Karakoyunlular, Akkoyunlular ve Safevilerin ardından 1068 yılında Alpaslan tarafından Selçuklu toprağı yapılan Ardahan, 1124’de Saltuklu, 1195 Kıpçah, 1225 Harzemşah, 1239 Moğal, 1243 Ahıska -Atabek Hâkimliği, İlhanlılar, 1405 yılında da Karakoyunlar, 1472 Akkoyunlular– olarak sayılabilir.
1479 Fatih Sultan Mehmet zamanında Osmanlı toprağına katılan Ardahan ve çevresi, 1534-1578 yıllarında Yavuz Sultan Selim, daha sonra III. Murad ve Lala Mustafa Paşa ile bölge Osmanlılarla gelişimine devam ederek zamanla da bugünkü görünümünü almıştır.
Ardahan ilk uygarlıklar döneminden başlayarak pek çok kez işgal edilmiş ise de son işgali 1828’te ve 1855-1856 yılları ile I. Dünya savaşı sırasında Ruslar tarafından yaşamıştır.
Daha sonra 1878-1918 Ayastefanos ve Brest- Litovsk antlaşmalarıyla ve 1921 yılında da kesintisiz özgürlüğüne kavuşan Ardahan, 1992 yılında da il statüsünü almıştır.
Bir süreliğine Kars’a bağlanan Ardahan, 1995 yılında il olmuştur.
Ardahan ve Çevresindeki Tarihi Yapılar;
2-1-1-Ardahan Kalesi;
Kura Nehri yakınında, kent merkezine yakın Ardahan Kalesi, 1559-1578 yılları arasında yapılmıştır.
745 m. uzunluğunda, dikdörtgen planlı surların yanında kare tabanlı, çokgen planlı çok sayıda kuleyle desteklenen kalenin içinde yapılan araştırmalardan Ardahan’ın geçmişine ait özellikle MÖ 3500- MÖ 2000 yılları öncesi ve sonraki dönemlerden kalma sayısız belge bulunmuştur.
Bu belgelere göre kentin tarihinin on bin yıl öncesine kadar gittiği saptanmıştır.
2-2-1- Damal Dağı Atatürk Silueti;
Ardahan ili sınırları içindeki Damal Dağları, Atatürk silueti ile ünlüdür.
Her yıl 15 Haziran- 15 Temmuz arasında, saat 18’de 20 dakika net olarak Atatürk silueti izlenmektedir.
Silueti izlemek ve izletmek amacıyla, her yıl kentte Atatürk’ün İzinde -Gölgesinde Damal Şenlikleri düzenlenmektedir.
2-3-1- Çıldır-Taşköprü Kitabeleri;
Çıldır- Taşköprü Köyü yakınlarında kayalıkta yer alan bölgenin en eski kitabesi, Urartu krallarından MÖ 764- MÖ 735 II. Sarduri’ye ait olduğu düşünülmektedir.
2-3-2- Çıldır Gölü;
Ardahan’a 45 km. uzaklıkta, denizden 1956 m. yükseklikte, Kısır ve Akbaba dağları arasında bulunan göl, 115 km2.lik bir alanı kaplamaktadır.
Civardaki yerleşim yerlerinden kısa yollarla ulaşılan gölde yaz, kış balık- alabalık, kefal, sazan vb.- avlanmaktadır.
Gölün yakınında iki yarım adada- Kuşadası ve Akçakale- çeşitli kuş- karabatak, balıkçıl, tulumboğaz, martı vb.- türleri bulunmaktadır.
Kar suları, kaynaklar, pınar ve çaylarla beslenen gölün suları tatlıdır.
Kışın donan gölü, yazın çok sayıda insan mesire yeri olarak kullanmaktadır.
Ardahan kent merkezinde görülecek sınırlı yapı ve yapıtlardan bazıları- 1850 m. yükseklikte Kura Nehri kıyısında Ruslardan kalan bina, kale ve yakılan 300 Türk anısına dikilmiş Yanık Cami anıtı– olarak sıralanabilir.
Ayrıca; Ardahan Kongre Binası, Akçakale Ada kenti kalıntıları Posof, Savaşır- Cancak, Cak, Mere, Kol, Kazan kaleleri, Bağdeşe- Kinzi, Ölçek kaleleri, Ur- Altaş, Kazan kaleleri, Hanak-Sevimli, Kırnav kaleleri, Göle- Kalecik, Şeytan kaleleri, Çıldır- Kurtkale, Şeytan kaleleri, Akçakale, Ortakent-Büyük Nakala mağaraları, Övündü mağaraları, Aktaş- Hozapin Gölü, Posof- Armutveren, Tikas, Ayı gölleri, Karagöl- Vakla, Kanlı, Ayaz, Balık gölleri, Ardahan- Bülbülen Yaylası, Posof-Sagre gölleri, Arile- Balık ve Davar gölleri, Posof- Urama, Suskap yaylaları, Yeniköy Şelalesi, Süngülü mağaraları ile Posof- Merkez Cami, Ardahan- Mevlit Efendi, Derviş Bey camileri, Akçakale Ada Kent kalıntıları görülmeye değer yerlerdir.
Ayrıca bölge ve kente hayat veren önemli akarsular ve nehirlerde -1515 km.’nin 189 km.si Anadolu’da, Hanak Suyu 11 km.,Kayınlık Deresi 16 km., Kür Çayı 51 km., Posof Deresi, Türkmen Deresi 17 km.- geçtikleri yerlere yeşillikler içinde verimli araziler bırakmaktadırlar.